Cinque Terre
Anteb'in Kurtuluşu

O
smanlı İmparatorluğu I. Dünya Harbi'nden müttefikleriyle birlikte yenik çıkması neticesinde imzalamak zorunda kaldığı Mondros Mütarekenamesi'nin bazı maddelerini istedikleri gibi yorumlayan ve mütarekenin imzalanmasından iki ay gibi çok kısa bir zaman sonra Kilikya'yı Fransızlar; Antep, Maraş, Urfa'yı önce İngilizler, sonra da Fransızlar işgal ettiler.

Bu sırada Antep Kuvayı Milliyye Komutanlığı'na getirilen ve asıl ismi Mehmed Said olan Şahin Bey mukavemet için bir yandan teşkilât kurmaya çalışırken diğer yandan da çevre halkına işgalin haksızlığını, yabancıların ve Ermeniler'in zulüm ve tazyikini anlatıyordu.

Şahin Bey, soyumuzun fıtrî kahramanlığı, zulüm ve esarete karşı direnme lüzumu, millî haysiyet, şeref ve vatan müdafaasının kutsallığı gibi konulan anlatırken yanındakiler onu büyük ve derin bir vecd içinde dinliyorlardı. Bu davranış ve konuşmalar çevre halkını olduğu kadar 10-15 saatlik mesafedeki köylülerin de Antep savunmasına istekle katılmalarını sağlıyordu.

O, savaş sırasında ise en önde giden, şiddetli kurşun yağmuru altında gözünü kırpmayan, "vurun arslanlarım, koman yiğitlerim" nağralarıyla kükreyen, etrafına cesaret ve metanet aşılayan Türk kahramanı idi.

İşte bu Şahin Bey millî kuvvetlerle 3 ve 18 Mart günleri Antep'e gelmekte olan iki Fransız piyade taburunu durdurdu. Fransızlar bir tabur daha getirerek kuvvetlerini takviye ettiler.  Nihayet 25 Mart'ta Kızılburun civasında bu muazzam düşman kuvvetine de taarruz eden Şahin Bey bir avuç kahramanla göğüs göğüse vuruşa vuruşa dört gün süren mücadeleden sonra Elmalı Köprüsü başında silâh arkadaşları ile birlikte son kurşunlarını atıncaya kadar mucizeler yaratarak savaştı. "Allah vatanımı kurtarır" feryadıyla oracıkta düşman süngüsüyle 28 Mart'ta şehit düştü.

Şahin Bey kuvvetlerinde otomatik tüfekler yoktu. Karışık bir halde Osmanlı, Alman, İngiliz, Rus tüfekleri vardı. Cephane azdı. Tüfeklerin çok çeşitli oluşu, ikmâli de güçleştiriyor, hatta bazan da imkânsız hale getiriyordu.

Sayı ve her türlü silâh üstünlüğünü elinde tutan işgâl kuvveti karşısında köylerden gelmiş olup henüz talim ve terbiye görmemiş, eğitimsiz, disiplinden yoksun dağınık kuvvetler olmasına rağmen Şahin Bey ekibi ve çetelerimiz düşman saldırısına şiddetle, o kendisine atalarından intikâl eden kahramanlıklarla karşı koymak durumunda kalmıştı.

Halk şairlerimiz bu büyük Türk evlâdını;

"Şahin'i sorarsan otuz yaşında,
Süngüyle delindi köprübaşında,
Çeteler toplanmış ağlar başında,
Uyan Şahin uyan, gör neler oldu,
Sevgili Antep'e Fransız doldu.
" mısralarıyla efsaneleştirmişlerdir.

Şahin Beyin şehadeti yörede millî heyecanı doruğa çıkarmıştı. Antepliler daha bir güçle, daha bir şevkle ev ev, sokak sokak çarpışmaya başlamışlardı. Muhasara altındaki halk mahzen güherçilesinden barut, tenekeden kapsül yaptı. Demirci dükkânları sabahlara kadar süngü yaptı. Halk yokluktan, deve, köpek eti yedi. Halk her karış toprağı artık dişleriyle, tırnaklarıyla savunur olmuştu.

Savunmanın bu safhasında 19 Mayıs'ta şehrin batısındaki Kurban baba tepesi alındı. İki taburdan ibaret 24. Türk Alayı Antep'e girdi.