Cinque Terre
Ayasofya ve Fetih

Ezanın, müminlerin, hatiplerin hâni ya?
Mimberi, mihrabı boş, kimsesiz Ayasofya!..
Seni yıkamayacaktır şu zalim suçlu dünya;
Yetmez mi mahkûmluğun bunca yıl Ayasofya!..

Bir çağın kapanışı, birinin açılışı;
Kahraman milletimin, dinmeyen haykırışı...
Sabret felaha kadar, ey güzel Ayasofya!
Ya böyle sürmez inan, ya da yıkılır dünya!

Sen, yazmakla bitmeyen tertemiz kar gibisin;
Kendi öz vatanında, küllenmiş kor gibisin...
Haliç'te zincirleri, karada gemileri:
Gördüm şahı topunu, gördüm eşsiz erleri...

O Kostantiniyye'ye sancağı diken asker:
Fâtih'imle senindir, çağlar açan bu zafer...
Senin sevdan yürüttü, karada donanmayı:
Yetmiş parça gemiyle geçerken Galata'yı...

Eba Eyyübî Ensarî, fethi gösterdi bize;
Ve aziz sanılan Haç, Hilâl'e geldi dize...
Önde Akşemseddin'i, burçta Ulubatlı'yı;
Gördüm yine, Bizans'ı yenerken Binatlı'yı...

Ya Fâtih seni, ya sen Fâtih'i alacaktın:
İstanbul'un mühürü, sen bizim olacaktın...

Faik Dündar