II. Ahmed Han Çeşmesi, Üsküdar İskele Meydanı’nın tam ortasında bina olunmuş olup III: Ahmed Han’ın validesi Gülnuş Emetullah Valide Sultan’ı hayırla yadettirmek gayesiyle yaptırılmıştır. Meydan çeşmelerinin çoğu gibi dört cepheli ve dört yüzlüdür. Taştan müteşekkildir.
Üzerinde yine dört cepheli geniş saçaklardan oluşan ahşap bir çatı bulunmaktadır. Binanın iç cephesinde, orta bölgesinde sivri kenarlı birer çeşme vardır. Denize bakan tarafta bulunan çeşmenin yanında iki de su haznesi bulunmaktadır. Ana orta çeşmeler kaplara su doldurmak için yapılmışken, yanlarda bulunan küçük çeşmelerden su içilmesi düşünülmüştür.
Üsküdar III. Ahmed Han Çeşmesi’nin süsleri oldukça meşhurdur. O kadar ki, kabartmalar, dolgular ve diğer desenler neredeyse yapıda boşluk bırakmaksızın her yanda birbirlerine girintili şekilde icra olunmuştur. Yan ve arka cephedeki sivri kemer aynalarında ve kemer ayakları teşkil eden sövelerin etrafında rumi ve floral oymalar ve asıl ana cephedeki ana musluk aynasının üst kemer üzengisinde dizili sık oymalar vardır.
Üç cephedeki kitabeler de rumi tarzda olup pervazlar arasına yerleştirilmiştir. Asıl cephedeki kitabe boyda boya tek satır halinde nakşedilmiştir. Bu tarih kitabesinin dört yanı da desenlerle süslüdür. Yalaklar bütün çeşmelerde olduğu gibi mermerdir. Binanın bütününde yalnızca beyaz mermer kullanılmıştır.
III. Ahmed Han Çeşmesi, Doğancılar mahzeninden su almaktaydı. Bunlardan altısı III. Ahmed’ın beş şehzadesi, beşi üç hasekisi, üçü Ahmed’in üç kızı olan Hatice, Ayşe ve Esma Sultan’ların, ikisi İbrahim paşa’nın damatları Kaptan Mustafa ve Kethüda Mehmet Paşa’ların, biri de İbrahim Paşa’nın oğlu Genç Mehmet Paşa adınaydı.
III. Ahmed Han Çeşmesi’nin üç cephesinde de onsekizer mısralık üç kitabe bulunmaktadır. Her üç kitabe de üçer mısradan altışar satır halinde düzenlenmiştir. Bu kitabelerin boğaza bakan tarafındaki Şair Nedim’e, camiye bakan cephesindeki Şair Rahmi’ye ve üçüncüsü de Şakir’e aittir.
Şakir’in güney cephesindeki kitabesinden anlaşıldığına göre tarih, Sultan Ahmed ile sadrazam İbrahim Paşa tarafından düşülmüştür. Cepheyi tek satırda boydan boya kaplayan ve celi sülüs hattıyla yazılan bu kitabenin altında III. Ahmed Han’ın imzası bulunmaktadır.